Sanayide Yeşil Dönüşüm Tartışıldı
Sanayide Yeşil Dönüşüm Semineri’nde konuşan TOBB Yönetim
Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz, “Biz istesek de istemesek de, diğer ülkelerle
ticaretimize devam edebilmek için döngüsel ekonominin gerekliliklerine uymak
zorundayız” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un da katıldığı toplantıda konuşan Yavuz, iklim değişikliği konusunun 2021’de harekete geçtiğini ve dünyada gündemin ilk sıralara yerleştiğini belirterek, 2053 yılının “net sıfıra ulaşacağımız yıl” olarak en yetkili ağızdan açıklandığını hatırlattı. Faik Yavuz, “İçinde bulunduğumuz dönemi ben yeşil sanayi devrimi olarak görüyorum. Yeşil Mutabakat süreci de AB tarafından başlatılan yeni bir kalkınma ve zenginleşme süreci. Öte yandan, finansal sistemin de bir nevi yeşillenme sürecinden geçeceğini göreceğiz. Yeşil yatırımların finansal sisteme erişimi ucuzlayacak ve kolaylaşacak. Artık bankalar, şirketlerden karbon ve su ayak izini belgelemelerini talep edecek. Evlerimizdeki buzdolaplarını, kapıdaki otomobilleri ve hatta evin kendisini ve nihayetinde yaşam biçimimizi değiştireceğiz. AB firmaları buradaki tedarikçilerinin karbon ayak izi ve atık yönetimini dikkate almaya başladı bile” dedi.
Yeşil ve döngüsel ekonomiye geçiş
Daha şimdiden AB’deki ana alıcıların, tedarikçilerine mektuplar göndererek, satın alma süreçlerinde “yeşil ve döngüsel ekonomiye” katkı sağlayan firmalara öncelik verileceğini açıkladıklarını belirten Faik Yavuz, “Söylemekten gurur duyuyorum, Türk özel sektörü de bu kapsamdaki çalışmalarına hızlıca başladı. Pek çok firma sürdürülebilirlik raporları hazırlıyor. Firma bazında riskleri tespit ediyor, karbon ayak izini ölçüyor, kendine hedefler koyuyor. Bu hedefe göre iyileştirmeler yaparak, ihracatta bir adım öne geçiyor. Biz de TOBB olarak bu çalışmaları teşvik ediyoruz. Oda/Borsa başkanlarının yer aldığı AB Yeşil Mutabakat komisyonumuz ve sektör temsilcilerinden oluşan Avrupa Yeşil Mutabakatı sektörel çalışma grubumuz var. Buralarda döngüsel ekonomi konusunu ele alıyor, sektörel görüşleri tasarlıyor, politika dokümanları hazırlayarak, sektörlere ışık tutuyoruz” diye konuştu.
TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz şunları söyledi: “TOBB olarak, iklim değişikliyle mücadeleyi en önemli çalışma alanı olarak belirledik. Bütün gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Sektörlerimizi bilgilendirmek için yaptığımız eğitimlere devam ediyoruz. Çeşitli projelerle Oda ve Borsalarımızın kapasitelerinin artması için rehberlik ediyoruz. Son olarak İklim ve Çevre Portalı’nı kurduk. Yeşil dönüşüme ilişkin kamu ve özel sektör kurum ve kuruluşlarca hazırlanan projeleri, dokümanları, etkinlikleri, eğitimleri bir bütünlük arz etmesi açısından tek bir portalda topladık. Portalda yeşil dönüşüm destek paketleri, finansman kaynakları, hibe ve teşviklere ilişkin bilgiler de bir arada yer alacak. Çok kısa bir zamanda ise, tüm şirketlerimiz için karbon ayak izi hesaplama yazılımını devreye alıyoruz. Özellikle KOBİ’ler, verilerini bu yazılıma girerek karbon ayak izini hesaplayabilecek, iyileştirme alanlarını tespit edebilecek. 2 gün devam edecek bu etkinlik kapsamında ilgili çalışma arkadaşlarımız TOBB olarak yaptığımız çalışmalardan ve vizyonumuzdan detaylı bir şekilde bahsedecekler. Şimdi sıra, ülkemiz şartlarına uygun, sektörlerimizin ve bölgelerimizin yeşil dönüşümünü kolaylaştıracak İklim Kanunu’nda. Kanun kapsamında kurulması öngörülen Emisyon Ticaret Sistemi’nin tasarımından uygulanmasına kadar, bu süreçten en fazla etkilenecek kesimin, yani sektörlerin Kurul ve komisyonlarda temsil edilmesi çok önemli. Şirketlerin enerji verimliliği projeleri ve yenilenebilir enerjiye geçişleri konularında karşılaştıkları bürokratik engeller, maalesef bu alana yatırım yapmalarını engelliyor. Bu anlamda özellikle firmaların lisanssız güneş enerji santralleri kurmalarına yönelik süreçlerin sadeleştirilmesi gerekiyor. Yeşil dönüşümü sağlayabilmek için ciddi miktarda sabit sermaye yatırımı gerektiğini unutmamak gerekiyor.”
Geçmişten bugüne; yeter ki üret, nasıl üretirsen üret döneminden, bugünden geleceğe; çevreye saygılı üretim dönemine geçildiğini belirten Yavuz, “Çocuklarımızın, gençlerimizin emaneti olarak içinde yaşadığımız bu dünyayı sadece yaşarken değil, üretirken de korumalıyız. İşte bu yüzden; sürdürülebilir, yeşil, çevreci, sıfır atığa uygun, enerji verimliliği yüksek, yeşil enerji kullanan bir üretim modeli ile üretmeye devam etmeliyiz. Türkiye’nin girişimci gücü olarak, çevreye saygılı yeşil üretim modelini destekleyerek ülkemizin geleceğine yatırım yapmaya devam edeceğiz” dedi.
Kaynak: Gümrük TV