Şubat Ayı Çelik Üretim, Tüketim ve Dış Ticaret Verileri Açıklandı
Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD), Şubat ayına
ilişkin çelik üretimi, tüketimi ve dış ticaret verilerini yayımladı.
2022 yılının Şubat ayında Türkiye’nin ham çelik üretimi, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,3 oranında azalışla 3 milyon ton oldu. Yılın ilk 2 ayında ise yüzde 5,7 oranında azalışla 6,1 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
Nihai mamul çelik tüketimi Şubat ayında, 2021 yılının aynı ayına kıyasla yüzde 1,9 artarak 2,9 milyon ton, yılın ilk iki ayı itibariyle yüzde 1,2 azalarak 5,9 milyon ton oldu.
Çelik ithalatında yüksek oranlı artış kaydedildi
Şubat ayında çelik ürünleri ihracatı, miktar yönünden yüzde 1,3 oranında artışla 1,3 milyon ton, değer yönünden ise yüzde 46,5 artışla 1,2 milyar dolar oldu.
Ocak-Şubat döneminde, 2021 yılının aynı dönemine kıyasla ihracat, miktar itibariyle yüzde 2 artışla 2,6 milyon ton, değer itibariyle yüzde 52,4 artışla 2,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
Şubat ayı ithalatı, 2021 yılının aynı ayına göre, miktar yönünden yüzde 12,9 artışla 1,4 milyon ton, değer yönünden ise, yüzde 76,3 artışla 1,5 milyar dolar seviyesine yükseldi.
2022 yılının ilk iki ayında ithalat,bir önceki yılın aynı dönemine göre, miktar yönünden yüzde 13,8 artışla 2,8 milyon ton, değer yönünden ise yüzde 67,6 yükselişle 2,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti.
2021 yılının ilk iki ayında yüzde 88,9 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, ithalattaki yüksek oranlı artışın etkisiyle bu yılın aynı döneminde yüzde 80,8 seviyesine geriledi.
Dünyada çelik üretimi azaldı
Dünya Çelik Derneği (worldsteel) tarafından açıklanan 2022 yılı Şubat ayı verilerine göre, dünya ham çelik üretimi, geçtiğimiz yılın aynı ayına kıyasla, yüzde 5,7 azalış göstererek 142,7 milyon ton, yılın ilk iki ayında ise yüzde 5,5 azalışla, 299,4 milyon ton seviyesinde gerçekleşti.
Yılın ilk iki ayı itibariyle, Çin’in ham çelik üretimi, 2021 yılının aynı dönemine kıyasla yüzde 10 oranında azalışla 158 milyon tona düşerken, ikinci sırada yer alan Hindistan’ın ham çelik üretimi yüzde 6,6 artışla 20,9 milyon ton, Japonya’nın üretimi ise yüzde 2,2 oranında azalışla 15,1 milyon ton olarak gerçekleşti.
“Rusya’nın Ukrayna’yı İşgalinin Çelik Üretimimiz Üzerindeki Olumsuz Etkisinin Ciddi Boyutlara Ulaşmasından Endişe Duyuluyor”
TÇÜD tarafından Şubat ayına ilişkin verilere dayanarak yapılan değerlendirmede şu ifadelere yer verildi:
“2022 yılının Şubat ayında Türk çelik sektörü 3 milyon ton ham çelik üretmiş, sektörün üretiminde 2021 yılının Aralık ayı da dâhil olmak üzere, 3 ay üst üste üretim düşüşü gözlenmiştir. Öte yandan, yılın ilk 2 ayında miktar yönünden ihracattaki artış oranı yüzde 2 gibi sınırlı bir seviyede kalır iken, ithalat yüzde 13,8 oranında artış göstermiş, değer bazında ithalattaki artış oranının ise yüzde 67,6 seviyesine ulaşması sebebiyle, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 90’dan yüzde 80 seviyesine gerilemiştir.
Önemli hurda tedarikçilerimizden olan Rusya ve Ukrayna’dan hurda ithalatımız Şubat ayında, hurda ihracatına getirilen yüksek oranlı verginin ve kısmen 24 Şubat tarihinde başlayan savaşın etkisi ile ciddi oranda düşüş göstermiş, Rusya’dan hurda ithalatımız yüzde 96,6 oranında azalarak 160 bin tondan 5 bin tona, Ukrayna’dan ithalatımız ise 17 bin tondan 2 bin tona gerilemiştir. Çelik ürünleri ithalatındaki düşüş ise, daha sınırlı bir seviyede kalmıştır.
Ayrıca, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sonrasında, AB’nin yaptırımları sonucunda ülkemiz yeni kota dağılımından en çok yararlanacak ülkelerden biri olarak ön plana çıksa da, sektörün ana girdilerinden olan hurda, antrasit, ferro siliko mangan, pik demiri gibi ana girdilerin önemli ölçüde Ukrayna ve Rusya’dan ithal ediliyor olması sebebiyle, işgalin çelik üretimimiz üzerindeki olumsuz etkisinin ciddi boyutlara ulaşmasından endişe duyulmaktadır. Özellikle, hammadde tedarikinde yaşanan darboğaz, fiyatların olağanüstü seviyelerde artmasına yol açmıştır. Hammadde ve yarı ürün ithalatındaki gerilemenin, Mart ayı göstergelerinde etkisini daha net bir şekilde ortaya koyması beklenmektedir.
Bu kapsamda, Karadeniz’in riskli bölge ilan edilmesi sebebiyle, bu bölgeye yük taşıyan gemilerin sigorta edilmemesi, bir başka önemli sorun kaynağını oluşturmaktadır. Bu durumun, çözülmemesi, yalnızca bölgede 7,5 milyon ton üretim yapan çelik üreticilerini değil, çimentodan, gıdaya kadar tüm sanayi sektörlerini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu sorunun çözümü için acilen güvenli koridorlar oluşturulmasının ve Rusya’da olduğu gibi, devlet güvencesinde sigortalama işlemlerine devam edilmesinin sağlanmasına ihtiyaç duyulmaktadır.
Diğer taraftan, ABD’nin, AB ve Japonya’nın ardından İngiltere ile de çelik ürünlerine yönelik gümrük vergisini kaldırıp, ihracatı kotaya bağlama hususunda uzlaşma sağlaması, vergiden muaf olan ülkelerin, ABD piyasasında ülkemize karşı avantaj elde etmelerine imkân sağlayacaktır. Bu yönü ile, ABD ile mutabık kalınan 100 milyar dolar tutarındaki ticaret hedefi dikkate alınarak ABD’nin, diğer ülkelerle olduğu gibi ülkemiz ile de benzer bir anlaşma yapmasının sağlanması, çelik ihracatımızın önceki yıllarda, ABD piyasasında yaşadığı kayıpların telafi edilmesi ve sektörün en azından yılın ikinci çeyreğindeki performansının arttırılması açısından önem taşımaktadır.”
Kaynak: Gümrük TV