“Otomotiv Lojistiği Ciddi Bir İş Potansiyeli Kaybına Uğradı”
UTİKAD Yönetim Kurulu Başkanı Emre Eldener “Otomotiv ve yedek parça sektörünün tedarik zincirinin kopmadan yürütülebilmesi, lojistik faaliyetlerin sorunsuz bir şekilde yürütülmesine sıkı sıkıya bağlı durumda.”Tüm dünyaya yayılan koronavirüs salgınının birçok sektörü etkisi altına aldığını ve birçok sektörde etkilerini göstermeye devam ettiğini vurgulayan Eldener, Çin’in, büyük bir pazar olması yanında, küresel otomotiv sanayinin ana tedarikçi ülkesi durumunda olduğuna değinerek “Otomotiv ve yedek parça sektörünün tedarik zincirinin kopmadan yürütülebilmesi, lojistik faaliyetlerin sorunsuz bir şekilde yürütülmesine sıkı sıkıya bağlı durumda. Sektörün hem ihracatı hem de ithalatı, ihtiyaca göre farklı taşıma modlarının kullanılması ile gerçekleştiriliyor. Bu noktada ithal araçların getirilmesi, limanlarda elleçlenmesi, gümrüklü park alanlarına sevk edilmesi, gümrükleme işlemleri, yedek parça sevkiyatları, montaj malzemelerinin taşınması ve gemilere yüklenmesi vb. faaliyetlerinin tümü otomotiv lojistiği içerisinde yer alıyor.” İfadelerini kullandı.
Çin'den başlayarak üretimine ara veren otomobil üreticilerinin, virüsün Avrupa'da da yayılmaya başlamasıyla birlikte fabrikalarına kilit vurmak durumunda kaldığını belirten Emre Eldener, “İhracatının yüzde 80'den fazlasını AB ülkelerine gerçekleştiren otomotiv sektöründe ciddi aksaklık ve kayıplar yaşanmaya başladı. Aynı şekilde otomotiv yedek parça satışlarında ciddi düşüşler yaşanıyor. Karantina sürecinde ana sanayide üretime ara verilirken, yan sanayi de durdu. Türkiye'de Ocak-Mart döneminde toplam üretim bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde altı azalarak 341 bin 136 adet olarak gerçekleşti. İhracat ise bir önceki yıla göre adet bazında yüzde 14 azalma ile 276 bin 348 adet oldu. Bu düşüşler tabii ki otomotiv lojistiğinde de etkisini gösterdi ve ciddi bir iş potansiyeli kaybına neden oldu.” dedi.
Eldener AB pazarındaki sert daralma nedeniyle sipariş iptalleri olduğunu, sınır geçişleri ve limanlarda yaşanan kesinti ve yavaşlamalar nedeniyle lojistik süreçlerinin sürdürülmesine ilişkin problemler yaşandığını ve Avrupa'dan temin edilen ürünlerin tedarik sürecinde yaşanan zorlukların üretimde aksamayı da beraberinde getirdiğini belirterek “Yapılan araştırmalar sonucu 2020 yılı otomobil üretiminde ciddi miktarlarda azalma tahmin ediliyor. Verilen son bilgilere göre Türkiye'de yılın iki ayında geçen yıla göre yüzde 90 artış gösteren otomobil ve hafif ticari araç pazarında, mart ayının sonuna gelindiğinde artış yaklaşık yüzde 40'a kadar gerileme yaşandı. Avrupa'da ise satış ve üretimin bir önceki yıla göre yüzde 70-90 bandında daraldığı ifade ediliyor. Yılın ikinci çeyreğinde ise bu negatif etkisinin hissedilecek olması öngörülse de Çin'deki satışların Mart ayında nispeten toparlanmış olması sektörü umutlandırıyor. Çin'in dünyanın en büyük otomobil pazarı olan kendi iç pazarında satışları canlandırmak için otomobil alacaklara nakit yardım yapmaya başlaması bu pazarın kendi ayakları üzerinde durabilmesi için önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.” dedi.
Lojistik sektörünün kendi dinamiklerinde de sorunların devam ettiğini vurgulayan Eldener, Karayolu trafiğinin azaldığını, riskli ülkelerden dönüş yapan şoförler de sınır kapılarında karantinaya alındığını, armatörlerin dünya çapında azalan konteyner taleplerinden dolayı birtakım seferlerini daha az limana uğrayarak sürdürüp diğer seferlerini de iptal ettiklerini ifade ederek “Uzak Doğu'dan ithalatımız kesilince de boş konteynerin ülkemize dönüşü geç olmaya başladı. Demiryolu taşımacılığında artan bir talep artışı mevcut ancak hem altyapı hem de kapasite yetersizliğinden dolayı istenen ölçüde verim alınamıyor. Karayolu ve denizyolundaki aksamalar sebebiyle yüklerin büyük bir çoğunluğu havayoluna kaymış durumda. Hava kargo acenteleri yaşanan bu yoğunluğa bağlı olarak, maliyeti çok daha yüksek olmasına karşın kargo uçaklarını da devreye soktu ve artan talebi karşılamaya çalışıyor.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Gümrük TV