TİM'den Yeni Ekonomik Reforma Yeni İhracat Seferberliği
Türkiye İhracatçılar Meclisi(TİM), ekonomi reformu sonrası ihracatta yeni bir seferberlik başlattı.TİM Genişletilmiş Başkanlar Kurulu, TİM Başkanı İsmail Gülle'nin ev sahipliğinde Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ve Birlik başkanlarının katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantıda ihracatçıların talepleri ve çözüm önerileri dile getirildi.
“ihracatçılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz”
Salgın nedeni ile uluslararası transit geçişlerde yaşanan sıkıntılardan, sınır kapılarındaki uzun bekleyişlerden, yetki belgeleri konusunda gümrüklerde yaşanan aksaklıklardan haberdar olduklarını belirten Karaismailoğlu, tüm dikkatlerini bu konuların çözümüne yoğunlaştırdıklarını bildirdi.
Karaismailoğlu “Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak her daim yatırımlarımız ile siz değerli ihracatçılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Hayata geçen her projemiz ile dış ticaret faaliyetlerimize ivme kazandıracak ve ihracatçılarımızın rekabet gücünü arttıracağız. Hep birlikte kazanacağımıza inanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Karaismailoğlu Türkiye’nin, değişen tedarik zincirleri rotaları nedeniyle kuzey-güney ve doğu-batı ekseninde bir lojistik hub olma fırsatıyla karşı karşıya olduğuna işaret ederek “Yeni İpek Yolu'nun kalbinde, güçlenen bir coğrafyanın merkezindeyiz. Ticari koridorların köprüsüyüz.” dedi.
“İhracat miktarımız 2019 yılında 180 milyar doların üzerine çıktı”
Türkiye'nin 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracat miktarının 2019 yılında 180 milyar doların üzerine çıktığına dikkat çeken Karaismailoğlu, “Bu yıl tüm dünyaya yayılan ve uluslararası ticareti derinden sarsan korona virüs salgınına rağmen ilk 10 ay içerisinde 135 Milyar dolar üzerinde ihracat yapılmıştır.” dedi.
İsmail Gülle “İhracatın, 200 milyon tona ulaşacağını öngörüyoruz”
Toplantının açılışında konuşan TiM Başkanı İsmail Gülle, 2000 yılından bu yana tutar bazında ihracatta rekor artışlar yaşanırken, tonaj bazında da ihracatın katlandığını söyledi.
2000 yılında 36 milyon ton olan ihracatımızın 2019'da ise 146 milyon tona ulaştığını belirten Gülle, “2023 yılında da, miktar bazında ihracatın, 200 milyon tona ulaşacağını öngörüyoruz. Gelişen ihracatımızla, doğal olarak lojistik ihtiyacı da artmakta. Rakip ülkeler bütün stratejisini bunun üzerine kuruyor. Örneğin Çin, kuşak yol projesinde devreye aldığı tren yoluyla dünyanın dört bir yanına ürünlerini 15 günde ulaştırırken, biz henüz 2 bin- 3 bin kilometre ötedeki, Avrupa ülkelerine, 1 haftadan kısa sürede ürünlerimiz ulaştıramıyoruz. Bu yüzden Avrupa Birliği'ne daha hızlı, daha ucuz taşıma yapabilmemiz büyük önem arz ediyor” değerlendirmesinde bulundu.
Artan hacimden dolayı, Avrupa'ya açılan sınır kapılarında kimi zaman, ciddi yoğunluklar yaşandığını dile getiren Gülle, “Ülkemiz ihracatının temsilcileri sorunları yerinde gözlemlemek adına, Kapıkule ve Hamzabeyli Sınır kapılarına bir ziyaret gerçekleştirdik. Gördük ki, yoğunluğun aşılması adına, bu kapılar üzerinden karayoluyla ihracat yapan firmalarımızın demiryolu ve denizyoluyla ürünlerini ihraç edebileceği bir altyapının kurulması, yoğunluğun azalmasına büyük katkı sağlayacak. Artık denizyolu ve demiryolunun, ihracatımızda çok daha öne çıkması gerekiyor. İhracatımızda demiryolu ve denizyolunun ağırlığının artması, bilhassa Avrupa'nın Yeşil Mutabakat ve Sıfır Emisyon hedefi gibi, önümüze koyduğu ticari bariyerlere takılmadan ihracatımızı gerçekleştirmemiz noktasında, büyük kolaylık sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.
Demir yolunun payı yüzde 0,8
İsmail Gülle, lojistikte demiryolu ve havayolunun ağırlığının hızlı bir şekilde artırılması gerektiğini belirtti. Gülle, “2019 yılı toplam ihracatında, Havayolu taşımacılığı yüzde 8,2, Demiryolu taşımacılığı ise sadece yüzde 0,8 seviyesinde. Havayolu taşımacılığının ihracat taşımacılığının içindeki payında, önceki yıllara göre düşüş, demiryolunda ise sabit kalan bir grafik oluşmuş durumda. Özellikle demiryoluyla taşıma kapasitesinin artırılması ve demiryolu altyapısının geliştirilmesi noktasında, desteğinize ihtiyacımız var.” dedi.
İhracatçı İzmir'den Ro-Ro seferlerinin başlamasını bekliyor
Denizyolu taşımacılığındaki kazanımlardan son derece memnun olduklarını ifade eden Gülle “OSB alanlarının ve Limanların demir yolu ağlarına bağlanmasına dair Bakanlığımızın açıklamış olduğunuz projeleri gönülden destekliyoruz.” dedi.
Gülle, denizyolu ile olan ihracatın, toplam taşımalardaki payının artırılmasının bir yolunun da Ro-Ro taşımacılığının yaygınlaştırılması olduğuna işaret ederek “Varış limanlarından sonraki rotalar için zincirin hızlı bir şekilde akmasını sağlayan Ro-Ro, ihracatçılarımıza önemli bir esneklik ve maliyet avantajı sağlıyor. Özellikle Alsancak Limanında Ro-Ro seferlerine tekrar başlanması için gerekli işlemlerin hızla tamamlanmasını bekliyoruz” dedi.
Kaynak: Gümrük TV